Reese Tepeleri

7.03.2022 12:15:00

Reese Tepeleri

Ülkemizdeki seyahat severlerin en büyük hayallerinden biri de Rize yaylalarında macera dolu bir tura çıkmak. Ülkemizde yeşilliklerin tadını en çok çıkarabileceğiniz yer olan Rize Yaylası her yıl onbinlerce turisti ağırlamaktadır. Buradaki yaylalar bir yürüyüşte tamamlanamayacak kadar çoktur. Her yaylada bir gün geçirirseniz, yaklaşık bir ay boyunca her gün başka bir yaylaya gitmek zorunda kalırsınız. Sizlere ünlü yaylalardan bazılarını ve bu yaylaları nasıl ziyaret edebileceğinizi anlatacağız.

Rzy Highlands’ın konumu nedir?

Yayla dediğimiz alanların birçoğu artık orman örtüsünün azaldığı hatta bazen kaybolduğu yerlerdir. Belli bir yükseltinin üzerinde olan bu yaylalar her mevsim serindir. Yazın en sıcak günlerinde bile karla karşılaşabileceğiniz bu noktalar, kıyıdan 10 dereceye kadar daha soğuk olabilir. Burada çok az güneşli gün var. Güneşli günler olduğunda, ara sıra yağmur geçişleri olabilir. Bu yüzden bu bölgeye gittiğinizde şehir merkezindeki hava şartlarına bakarak gitmemelisiniz.

Rzy Highlands’da nasıl dolaşılır?

Bu bölgeyi ziyaret ederken bölgeyi zihninizde canlandırabilmeniz size çok yardımcı olacaktır. Bu bölgedeki yaylaların çoğuna Çamlıhemşin’den ulaşılabilir. Çamlıhemşin’e ulaştıktan sonra yol ikiye ayrıldı. Buna boyları ikiye bölmek olarak da bakabilirsiniz.

Yolun solundan gittiğinizde karşılaşacağınız yaylalar ise şöyle;

Yolun sağından gittiğinizde karşılaşacağınız yaylalar ise şöyle;

onlara iltifat et

Çamlıhemşin yaylasına açılan kapıdır. Burası tüm yayla yollarının birleştiği noktadır. Çamlıhemşin’den bahsetmemiz gerekiyor çünkü yaylalara çıkmadan önce birçok ihtiyacınızı giderebileceğiniz son nokta burası. Burada konaklamadan restoranlara, sağlık ocaklarından eczanelere ve marketlere kadar birçok ihtiyacınızı giderebilirsiniz. Bu noktadan sonra konaklama dışında ihtiyaçlarınızı karşılayan neredeyse hiçbir şey bulamıyorsunuz. Bu noktadan sonra Pokut istikametinde balık restoranları ve kafeler, Zilkale’de ise ticari restoranlardan başka bir şey bulamayabilirsiniz.

yükseklikler

Eder Yaylası

Ayder yaylasının ülkemizin en ünlü yaylası olduğunu söylemek yanlış olmayacaktır. Geçmişte güzelliği ve ulaşılabilirliği ile ünlü olan yayla, günümüzde yapılarıyla ünlüdür. Yükseklerin havasını solumak için ahşap ve beton karışımıyla yerleşim yerleri inşa ettiğimizde maalesef burası artık yüksek değil. Hırslı ve rekabetçi bir ruha sahip olan yöre halkı bunu anlayana kadar yayla çoktan yıkılmıştır. Daha çok para kazanmak isterken yaylayı yerle bir etmeleri, artık kimsenin buraya gelmesine neden olmadı. Ayder Yaylası’nın önemini yitirmesinin bir diğer nedeni de Arap turistlere olan ilginin yerli turistlere gösterilmemesi. Yaylanın yıkılması kararı geçtiğimiz günlerde alınmış olmasına rağmen uygulanabileceğine inanmıyoruz.

Avsur Yaylası

Gerçek anlamda yayla denilince akla gelebilecek en güzel yerlerden biri de Avussur yaylasıdır. Yılın ortasında kalıcı olarak burada yaşayan ve sonbaharda kar yağışının başlamasıyla birlikte alçalan dağlılar, turizm sezonunda sizleri karşılıyor. Yol biraz zorlu olsa da ulaşabileceğiniz yayla geniş bir alanda derenin iki yakasına gelişigüzel dağılmış yayla evlerinden oluşuyor. Bu yaylada konaklama imkanınız olsa da yer sıkıntısından dolayı mutlaka rezervasyon yaptırmalısınız. Yürüyerek 45 dakikada ulaşabileceğiniz yaylada bir de buzul gölü bulunuyor. Yaylada yürüyüş yapmadan göle dönmenizi tavsiye etmiyoruz.

Hauser platosu

Huser Yaylası, bahsi geçen Avusor Yolu üzerinde yer almaktadır. Bir süre sonra Avusor’a giden yoldan sola dönüp bu yaylanın bulunduğu tepeye yönelmeniz gerekiyor. Hauser platosuna giden yol, Avosur gibi kayalık bir vahşi yoldan oluşuyor. Bu yolları olabildiğince yüksek araçlarla sürmeniz gerekiyor. Yaylanın bulunduğu noktada konaklama için alternatifleriniz var. Gün doğumunda bölgede görülen sis denizi harika bir şekilde görülebilmektedir. Elbette bu tür doğa olaylarının görüleceğinin garantisi yok. Huser Yaylası’na giderken Avusor’a göre yol tarifi alıp Huser tabelasını görene kadar gitmenizi tavsiye ederiz. Haritada Huser olarak işaretlenmiş birçok yanlış yer var.

Pokot Yaylası

Pokot Yaylası, Ayder’den sonra en çok ziyaret edilen yaylalardan biridir. Sarp bir bayırın sonundaki evler ve engin dağ manzaraları burayı büyülü bir yer haline getiriyor. Bölgede en az rahatsız olan Pokot Yaylası halkıdır. Yol dik ve biraz engebeli. Highlanders, turistler tarafından olabildiğince az rahatsız edilmek için birçok Highland Kuralı da yaptı. Yaylaları ve yaşam alanlarını korumaya yönelik kuralları olmasına rağmen bölgeyi ziyaret edenlerin sayısı her geçen yıl artmaktadır. Bölgede konaklama ve yemek hizmeti veren birçok yer bulunmaktadır. Bu, Highlands bölgesindeki en pahalı yerlerden biridir. Aşırı şarj, bir koruma yöntemi olarak da görülebilir.

PALOVİT ŞELALESİ VE KUTU ORMANLARI

Bölgede genellikle yıl boyunca yağış alan çok sayıda akarsu ve şelale bulunmaktadır. Bu şelalelerin en görkemlisi Palovit Yaylası’nın hemen altında yer alan Palovit Şelalesi’dir. Bölgenin en çok ziyaret edilen yerlerinden biri olan şelaleye gitmek için Zilkale’yi geçerek 10 dakika daha devam etmeniz gerekiyor. Ana yola girdikten sonra daha zorlu bir patikadan şelaleye inebilir ve yaklaşık 20 metre yükseklikten fışkıran suları izleyebilirsiniz.

Öte yandan ana yoldan saptıktan sonra yola devam ettiğinizde Şimşir Ormanları karşınıza çıkıyor. Bu ormanlar endemik türlerden oluşmaktadır. Dünya çapında ender bulunan bir tür olan şimşir özel korumaya tabidir. Ülkemizin doğal zenginliklerinin bir parçası olan Şimşir ormanlarını mutlaka görmelisiniz.

Zalkali

Yayla bölgesinde en çok ziyaret edilen diğer nokta ise Zilkale’dir. Fırtına Deresi kenarına kurulmuş olan bu kalenin tarihi yaklaşık 600 yıl öncesine dayanmaktadır. İpek Yolu güzergâhlarından biri üzerinde yer alan kale, önemli bir yerleşim noktası olarak tarihe geçmiştir. Bu kalenin lokantasında, bu yörelerde pek rastlamadığımız lezzetli yemekler yiyebilir ya da sadece demli bir Rize çayı içebilirsiniz. Kalenin içini de biletle gezebilirsiniz.

Getto Yaylası

Zilkale’ye veda ettikten sonra Çat Vadisi’nde 20 kilometre yolunuzu devam ettirdikten sonra Gito Yaylası’na ulaşabilirsiniz. Kolay diyemeyiz çünkü yol çok zor. Bu alanda mutlaka yüksek araçlı yollar oluşturmanız gerekiyor. Aksi takdirde arabayı altın tepelerden birine bırakabilirsiniz. Getto Yaylası, Hausser gibi puslu denizleriyle ünlüdür. Sabah uyandığınızda yaylanın üzerine uzanan sis denizini en güzel haliyle gün doğumunda görebilirsiniz. Oldukça yüksek bir noktada yer alan yaylanın gecelerinin de soğuk olduğunu unutmamalısınız. Getto Yaylası’nda konaklayabileceğiniz birçok bungalov ve yayla evi bulabilirsiniz.

yaylalara ulaşım

Yayla turu için birçok alternatifiniz var. Araba ile gelirseniz yaylaların girişine kadar asfalt yollar var. Buradan yayla yolları toprak yollara dönüşüyor. İlçeye giriş Rize-Artvin yolu üzerindeki Ardeşen semtinden yapılmakta ve daha sonra Çamlıhemşen’e ulaşmaktadır.

Bölgeye hava yoluyla gelmek isteyenler için en yakın alternatif Trabzon Havalimanı. Rize ile Artvin arasında inşa edilen havalimanının çok yakında tamamlanacağını söylemek gerekiyor. Bu havalimanlarından toplu taşıma araçları ile önce Rize’ye ardından Çamlıhemşin’e ulaşabilirsiniz. Buradan bazı yaylalara giden dolmuşlar bulabilirsiniz. Bu bölgelerde günleriniz kısıtlıysa, en iyi tur alternatiflerinden biri şoförlü günübirlik turlar satın almak veya bir grup oda arkadaşıyla geliyorsanız araba kiralamaktır. Şoförlü turlarda rehber hizmeti de alırsınız. Araç başına maksimum 4 kişinin dahil olabileceği bu turlarda, ulaşımı araçla sağlıyorsunuz. Büyük otobüs turları sizi yalnızca belirli kolay erişilebilir noktalara götürür.

Diğer gönderilerimize göz at

Yorum yapın Cevabı iptal et